top of page

Sağlık Sektöründe Siber Güvenlik

  • Yazarın fotoğrafı: Uğur Demirel
    Uğur Demirel
  • 26 Ağu
  • 3 dakikada okunur
ree

Son yıllarda siber güvenlik, sadece teknoloji şirketlerinin değil, sağlık sektörünün de öncelikli gündem maddelerinden biri haline geldi. Sağlık kuruluşları; hastaların kimlik bilgilerini, tedavi süreçlerini, laboratuvar sonuçlarını ve hatta genetik verilerini barındıran devasa dijital arşivlere sahip. Bu veriler, karaborsada kredi kartı bilgilerinden onlarca kat daha değerli kabul ediliyor. Çünkü bir kredi kartı numarası iptal edilebilirken, sağlık geçmişiniz değiştirilemez. Bu nedenle saldırganlar için sağlık sektörü cazip bir hedef oluşturuyor.

Sağlık kurumlarının dijitalleşme yolculuğu, aynı zamanda riskleri de beraberinde getiriyor. Elektronik sağlık kayıtları (EHR), bulut tabanlı sistemler ve internet bağlantılı medikal cihazlar, hasta bakımını kolaylaştırsa da güvenlik açıklarını artırıyor. İşte bu noktada siber güvenlik, sadece teknik bir zorunluluk değil; hasta güvenliği, kurumsal itibar ve yasal uyumluluk açısından da kritik bir unsur haline geliyor.


Siber Güvenliğin Temel Kavramları


Siber güvenlik üç ana sütuna dayanır: gizlilik, bütünlük ve erişilebilirlik.

  • Gizlilik, yalnızca yetkili kişilerin verilere erişebilmesini ifade eder.

  • Bütünlük, verilerin değiştirilmeden, güvenilir biçimde saklanmasıdır.

  • Erişilebilirlik ise ihtiyaç duyulduğunda veriye güvenli şekilde ulaşılabilmesini garanti eder.

Sağlık sektöründe bu kavramların önemi kat kat artmaktadır. Burada iki tür kritik veri öne çıkar:

  • PII (Personally Identifiable Information): İsim, T.C. kimlik numarası, adres gibi kişiyi doğrudan tanımlayan bilgiler.

  • PHI (Protected Health Information): Hastalık geçmişi, tanılar, reçeteler, laboratuvar sonuçları gibi sağlık hizmetiyle ilişkili kişisel veriler.

Bu verilerin korunması için farklı coğrafyalarda farklı düzenlemeler yürürlüktedir. Türkiye’de KVKK, Avrupa’da GDPR, ABD’de HIPAA bu düzenlemelerin en bilinenleridir. Ortak noktaları, sağlık verilerini en hassas veri kategorisi olarak görmeleri ve özel koruma tedbirleri öngörmeleridir.


Siber Tehdit Türleri


Sağlık sektörü, son yıllarda saldırganların gözde hedeflerinden biri oldu. En sık karşılaşılan tehdit türleri şunlardır:

  • Fidye Yazılımları (Ransomware): Hastanelerin sistemlerini kilitleyerek erişimi engeller, karşılığında fidye talep eder. WannaCry saldırısı, İngiltere’de binlerce randevunun iptal edilmesine ve acil servislerin durma noktasına gelmesine yol açmıştı.

  • Sosyal Mühendislik ve Kimlik Avı (Phishing): Çalışanları kandırarak şifre veya erişim bilgisi elde etmeye yönelik saldırılardır. Sağlık çalışanlarının yoğun tempoları, bu tür saldırılara karşı savunmasız kalmalarına neden olabilir.

  • İç Tehditler: Kurum içindeki çalışanların verileri kötüye kullanmasıdır. Örneğin, ünlü bir hastanın sağlık kayıtlarına izinsiz erişim, sık yaşanan sorunlardan biridir.

  • Medikal Cihaz Açıkları: İnternete bağlı hasta monitörleri, ventilatörler veya görüntüleme cihazları saldırı yüzeyi oluşturur. Bu cihazların ele geçirilmesi, doğrudan hasta güvenliğini tehlikeye atabilir.

Türkiye’de de benzer tehditler artış göstermektedir. Farklı raporlara göre, son yıllarda yüzbinlerce vatandaşın verisi fidye yazılımları veya ihlaller nedeniyle sızdırılmıştır.


Yasal Düzenlemeler ve Güvenlik Politikaları


Siber güvenlik yalnızca teknik önlemlerle sınırlı kalmaz; yasal çerçeve de en az teknik tedbirler kadar önemlidir.

  • KVKK (Türkiye): Sağlık verilerini “özel nitelikli kişisel veri” olarak tanımlar. İhlaller, ciddi para cezalarıyla sonuçlanır.

  • HIPAA (ABD): Sağlık kurumlarının hasta verilerini koruma yükümlülüğünü düzenler ve ihlal durumunda ağır yaptırımlar öngörür.

  • GDPR (Avrupa): Veri ihlali durumunda bildirimi zorunlu kılar ve milyarlarca Euro’ya varan para cezaları uygulanabilir.

Bu düzenlemeler, sağlık kurumlarının veri koruma politikalarını şekillendirmekte ve uluslararası ölçekte ortak güvenlik standartlarının benimsenmesini sağlamaktadır.


Temel Korunma Yöntemleri


Siber tehditlere karşı mücadelede yalnızca güvenlik duvarı kurmak veya antivirüs yazılımı kullanmak yeterli değildir. Sağlık kuruluşlarının alması gereken temel önlemler şunlardır:

  • Güçlü Parola ve MFA: Tek kullanımlık şifreler ve çok faktörlü kimlik doğrulama ile hesap güvenliğini artırmak.

  • Veri Yedekleme ve Şifreleme: Kritik verilerin düzenli olarak yedeklenmesi ve şifrelenmesi.

  • Cihaz Güvenliği: Medikal cihazların güncel yazılımlarla korunması.

  • Çalışan Eğitimi: En zayıf halka genellikle insandır. Sağlık çalışanlarının bilinçlendirilmesi, saldırıların büyük kısmını engelleyebilir.

  • Siber Hijyen: Yazılımları güncel tutmak, güvenli e-posta ve internet kullanım alışkanlıklarını yaygınlaştırmak.


Örnek Olay Analizi


Gerçek vakalar, siber güvenliğin önemini en iyi şekilde ortaya koyar.

  • İngiltere – WannaCry: NHS sistemlerini felce uğrattı, randevular iptal edildi, milyonlarca pound zarar oluştu.

  • Almanya – Hastane Saldırısı: Bir fidye yazılımı saldırısı, acil servisin çalışamamasına ve dolaylı olarak bir hastanın ölümüne neden oldu.

  • Türkiye – Devlet Hastanesi Veri Sızıntısı: Milyonlarca vatandaşın sağlık verisinin yasa dışı yollarla internete düştüğü bildirildi.

  • Ünlülerin Veri İhlalleri: Britney Spears’ın sağlık kayıtlarının izinsiz görüntülenmesi, iç tehditlerin ne kadar ciddi olabileceğini gösterdi.

Bu olaylar, teknik ve idari tedbirlerin yetersiz kaldığında hem hasta güvenliğinin hem de kurum itibarının ağır zarar görebileceğini kanıtlıyor.


Sonuç ve Öneriler


Sağlık sektöründe siber güvenlik, bir lüks değil zorunluluktur. Kurumların alacağı önlemler sadece yasal yükümlülükleri yerine getirmek için değil, aynı zamanda hasta güvenliği ve kamu sağlığı için kritik öneme sahiptir.

Gelecekte yapay zeka tabanlı tehdit tespiti sistemleri, blockchain destekli hasta kayıtları ve güvenlik odaklı bulut çözümleri sağlık verilerinin korunmasında daha büyük rol oynayacaktır. Ancak hiçbir teknoloji, çalışanların bilinçli davranışlarının yerini tutamaz. Bu nedenle teknik çözümler kadar kültürel dönüşüm ve sürekli eğitim de öncelik olmalıdır.


Kaynakça


 
 
 

Yorumlar


©2019, Uğur Demirel tarafından kurulmuştur.

bottom of page